Bu Blogda Ara

Mersin Liman Şirketi

Mersin'in ilk Yıllarında Limanın Durumu:

1830 yıllarında, Mersin deniz kıyısında bir köydür. Sahilde birkaç tuğla mezar, ve huğ adı verilen ağaç dallarından yapılmış bir barakadan ibaretti. Tarsus, Adana, Silifke, Mersin köy iken gelişmiş yerleşim birimleriydi. Denizle irtibatlarını kendi limanları vasıtasıyla sağlıyorlardı. Tarsus'un iskelesi, Tarsus Irmağının eskiden denize döküldüğü şidiki Yeniköy yakınlarında bulunan Reğma adlı şehirde bir iskeleydi. Burada tersaneler de bulunmaktaydı. Adana'nın iskelesi ise Yumurtalık'taydı. 1832 yılında Mersin ve bölgesini işgal eden Mısırlı İbrahim Paşa, askerlerinin denizden ikmalini, Kazanlı ve Taşucu iskelelerinden yapmaktaydı, ancak bu iskeleler kısıtlı hizmet verebiliyorlardı ve bölge de kara ulaşımından yoksundu. Mersin, ancak 1850 yıllarından sonra bölgeye yararlı bir iskele durumuna gelmiştir. Bu tarihleri takip eden yıllarda Mısır'da Süveyş Kanalı inşa edilmeye başlanmış ve Mersin, Kereste ihracatı için gerekli bir iskele haline gelmiştir. Adalar'dan, Kapadokya'dan, Kıbrıs'tan, Lübnan ve Süriye'den insanlar bu bölgeye akın etmeye başlamışlardır. 1886'da Adana-Mersin demiryolu da açılınca Mersin bir liman şehri olarak önemini arttırmıştır. Tabii bu liman gerekli tesislerden yoksundu. Ancak küçük tekneler yanaşabiliyordu ve taşıma işleri özel kişilerce gerçekleştiriliyordu. 1860 tarihinden itibaren bazı iskeleler inşa edilmeye başlanmıştır. Resmi kayıtlarda rastlanamamakla beraber Mersin'de Liman hizmetlerini Tekel olarak yapan Hacı Abdülkadir Saydavi, Hamit Hayfavi, Abdullah Mığrıbi gibi isimleri, Mersin'in yaşlı kişilerinin anlattıklarından öğreniyoruz.

Deniz işleri ile uğraşan kişiler, Mersin'in dağlık kısımlarından gelerek Mersin'e yerleşenler değildir. Daha ziyade, Lazkiye'den gelenler bu işle uğraşmışlardır. Adana Vilayet Salnamesinde, Liman hakkında bazı ufak tefek bilgiler verilmiştir.

1879 tarihinde Liman Reisi Ömer Kaptan, Kurşun Memuru Hacı Nikola Ağa ve Fener Memuru Mösyö Vitalisi'dir. 1891 yılında Reis Arif Kaptan'dır. Limanda bir karantina teşkilatı kurulmuştur. Bunun doktorluğunu da Domineko isimli bir kişi yapmaktadır. 1892 yılında bu görev Dr.Amedya Efendi tarafından yapılmaya başlanmıştır.

1890'larda, doğal liman çevresinde Taşımacılık Acentaları ve konsolosluklar kurulmaya başlandı. Limana gelen gemilerin sayısı artmaya başlayınca, ihtiyaca göre yeni iskeleler yapıldı. 1915'de Mersin Limanı'na günde 20-25 gemi ve yelkenli geliyordu.

Cumhuriyet'in ilk yıllarında Mersin Limanı'ın gelişimi devam etti. Liman işlerinin gelişimi, hizmetin ciddi bir kuruluş eliyle yönetilmesini gerekli kılmıştır ve bu nedenle de bir şirket kurulumuştur.

Mersin Liman Şirketi
Mersin Liman İşleri İnhisarı T.A.Ş. ismi ile 29.8.1927 tarihinde kurulmuştur. Kurucu ortakları Mersin Hususi Muhasebesi, Mersin Tarsus ve Adana Belediyeleri, Mersin Ticaret Odası ve İktisat Vekaleti'dir. Şirketin sermayesi 200.000 TL.dir.

Şirket, Liman hizmetlerini, 6 adet Romörkör, 67 Şat, 45 Mavna ve 10 adet kayıkla yürütmekteydi.

Şirket Liman hizmetlerini, 1939 yılına kadar gittikçe artan bir kapasite ile gördükten sonra, bu yıldan itibaren toplam işlemlerde bir düşüş yaşanmaya başlanmıştır. II.Dünya Savaşı'nın neden olduğu bu sıkıntılı durum sonucunda, bazı günler Mersin Limanı'na gelen gemi sayısı 14'e kadar düşmüştür. 1939 yılında linan gelen gemi sayısı 406 iken, bu rakam 1940 yılında 197 ve 1941 yılında 200 olmuştur. Liman Şirketi bu nedenle bir kısım işçilerin işine son verdiği gibi, çalışanların da ücretlerini yarıya indirmiştir.

Şirketin Devletçe Satın Alınması
Şirket 1942 yılında tasfiye kararı ile birlikte Hükümete devri kararını almıştır. Şirketle Hükümet arasında 3.4.1942 tarihinde düzenlenen ve imzalanan mukavele, 14.8.1942 tarih ve 4302 sayılı kanunla onaylanmıştır. Şirketin satış bedeli 400.000 TL.dir. Şirkete ait her türlü tesisat, arazi, antrepo, kara ve deniz araçları, 3. şahıslardaki hak ve alacakları da devredilmiştir.
Limanın Devri tarihinde Mersin'de faal 4 iskele bulunuyordu.

Latin Kilisesi karşısından denize uzanan demiryolu bağlantılı beton iskele, Yarı harap duruma gelmiş olan Belediye İskelesi, Azak Han'ın karşısında bulunan Taş İskele ve Uluçarşı'nın önünde bulunan Gümrük İskelesi.

Limanın son durumu:
12 Ağustos 2005 günü Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları İşletmesi (TCDD) Genel Müdürlüğü'ne ait Mersin Limanı'nın 36 yıllık işletme hakkı verilmesi yöntemiyle özelleştirilmesi ihalesini, 755 milyon dolarla en lüksek teklifi veren PSA-Akfen Ortak Girişim Grubu kazandı. 2007 yılında ise devir işlemleri gerçekleşti ve Liman PSA-Akfen tarafından işletilmeye başlandı.

Hiç yorum yok: